Aaa merhaba, başlık cezbetti demek. Maalesef böyle bir şey yok. Ama söylenecek çok şey var.
Kadınlar ikiye ayrılır;
A) Kilo problemi olanlar,
B) Kilo problemi olduğunu zannedenler.
Biz “A” şıkkı ile ilgileneceğiz;
Kilo problemi olanlar bir günün yarısını kafasındaki diyet, ince-zarif kadın silüetleriyle mesai harcar, beyinsel anlamda kalori kaybederler. Bir kadın o tatlıyı yesem mi yemesem mi diye düşünürken o düşüncenin kinetik enerjisiyle uzaya bile gidebilir. Yani farkında olmadan kendimize uyguladığımız direnç, beynimize verdiğimiz stres inanılır gibi değil. Aslında tek sorun işlevselsizlikte, tek sorun nefsimizin bizi yenmesinde. Sorun tek! Bir ahtapot gibi tek kafadan bacaklı, kollara ayrılmış uzuvlar. Kafadan çıkan tek bir emir 8 kolu birden yönetebiliyor. Eee ahtapot bile yaptı canım, ya sen?
Nefs Meselesi;
Asırlardan bu yana “nefs” kadına yüklenen bir sembol olmuştur. Zorla üstümüze giydirilen yasaklar, etik adı altında toplanan kahkahalar ve saymak istemediğim bir yığın virgülü ortadan ikiye bölen sorunsallar. Çoğu zaman kendimiz için değil de toplum ve dışarıdan nasıl görüneceğimiz sanrısının baskısı için yaşıyoruz. Kadın fermuarı bir yerden açıyor ve bu baskıları, boşlukları, yorgunlukları, yükleri, yiyerek, yeme eylemini bir zevke dönüştürerek hafifletiyor. Bedenen zevke ulaşırken bir süre sonra aslında zevkin getirisi olan basen, göbek, J. Lo gibi değil de tabak şeklinde büyüyen bir popo, yan yağlar, yarasa kollar derken bu durumun bizi ne kadar rahatsız ettiğinin farkına varıyoruz. Başlıyor mu bir ümitsizlik? Bir dertlenme, yakınma öyküleri? Öyleyse bir önceki yazımda söz verdiğim gibi, madde madde – ilmik ilmik geliyorum.
Madde 1: Sakın ha sakın “diyeti kolaylaştıran faktörler” gibi basmakalıp yazıları okuyup buzdolabının üzerine tankini, mayokini giymiş Miranda Kerr fotoğrafı yapıştırmayın. Çünkü nefs sizin, karar sizin. Ayrıca Miranda Kerr’i bilinçaltına gömüp bir asır ondan nefret etmek bünyenize yük, bu da haliyle sırtı ağrıtır. İlla buzdolabı motivasyonu isteniyorsa üç-beş satır kriz anı yazısı ve kendinizi en beğendiğiniz fotoğrafı yapıştırmanız yerinde olacaktır. BEN BUNU YAPTIM.
Madde 2: Benim diyetisyen sonrası konudan çıkardığım ana fikir daha önceden de belirttiğim gibi; ne kadar yediğin değil ne yediğin meselesiydi. İki adet parmak kadar çikolata 500 kaloriyken bir tabak sebze yemeği kaç kalori(?), bunun ayrımını iyi yapmak lazım. Mutlaka diyet yaparken kalori hesaplarına girin. Beynin sayısal alanını çalıştırın. BEN BUNU YAPTIM.
Madde 3: Kaçamak yapın. Ama kaçamağı yaparken olay mahallinden fazla uzaklaşmamaya gayret edin. Şayet 1 muz, 2 muza çıkacaksa bari siz en iyisi yatın uyuyun. BEN BUNU YAPTIM.
Madde 4: Birçok kalıcı, ün salmış, milyonlarca kitleye hitap edip başarılı olmuş diyetlerin temelinde protein ağırlıklı beslenme vardır. Bir öğününüzde mutlaka et, tavuk ya da balık olsun. Et ürünleri sıkıcı gelmeye başladığı zaman bir takım soslarla, yeşillik, domates, mısır (diyetlerde pek önerilmez ama olsun) gibi destekleyicilerle tatlandırın ve salata yapın. Et ve türevlerini yiyemiyorsanız kendinize protein niyetine yumurta salatası yapın. (2-3 haşlanmış yumurta- taze (yeşil) soğan, baharatlar, limon, zeytinyağı gibi) BEN BUNU YAPTIM.
Madde 5: Kahve ve çay içmeyen biri olarak, misafirliklerde ev sahibinin “buna ne içirsek yahu?” bocalamasından sonra önüme gelen ılık sütü guluk guluk içen ben! (Her sabah olmasa da) Güne kahve ile başladım. Aç karnına içilen güne başlangıç kahvesi metabolizmayı harekete geçiriyor. Zararı, yararı tartışılır. Hele ki kahveden sonra yapılan spor, terlemeyi iki kata çıkararak kalori yakımını müthiş şekilde hızlandırıyor. BEN BUNU YAPTIM.
Madde 6: Spor yapın. Yapılan araştırmalar sonucu ev işlerinin kişiyi zayıflatmadığı tespit edilmiş. Zaten zayıflatsaydı başta tüm gün deliler gibi orayı burayı dip köşe ovalayan annem olmak üzere tüm ev hanımları incecik olurdu. “Ay yerleri sildim, yok kapıları sildim spor yapmış kadar oldum” demeyin. Hiç spor deneyimi olmayanlar için haftada 3, spor geçmişi olanlar için haftada 4 gün makul. Ben bebeğimden dolayı spor salonlarına gidemedim. İnternet üzerinden videolar açtım (Ebru Şallı ile Pilates – Leslie Sansone miles videoları gibi), pilates ipi, topu aldım. Koltuk altlarına ayak uçlarımı sıkıştırıp karın mekiği çektim ve bebeğim uyanık olduğu zamanlarda dans ettim. (Bir dönem zumba deneyimim olmuştu müziği son ses açıp kendinizi kaybediyorsunuz ritm topunu sektirin yeter)
Laf aramızda: (Kulağınıza fısıldıyorum benden duymuş olmayın) Spor yaparken terlemek için vucuduma streç film sardım. 10 dakika içinde sırılsıklam olmaya başlıyorsunuz. Streç film kötüleme kampanyanlarına aldırmayın. Bal gibi de inceltiyor. Gözenekler falan tıkanmıyor yüze sürülen fondotenden daha zararsız. Spor biter bitmez hemen duşa, keseyle buluşmaya. BEN BUNU YAPTIM.
Madde 6: Kendinize hedefler koyun. Uzun vadeli hedefler genelde askıya alınır. O nedenledir ki örneğin;”yılbaşı partisine 1 ay var o güne kadar 4 kilo vereceğim.” (Yılbaşı’ndan sonra), “arkadaşımın doğum gününe 2 ay kaldı o güne kadar 5 kilo vereceğim” gibi. Sonra bir bakmışsınız benim gibi 30 kilo vermişsiniz! Yeme içme bir yana, beni en iyi motive eden madde 6’dır. BEN BUNU İSTEYEREK YAPTIM.
Madde 7: Neden zayıflamak istediğinizi asla aklınızdan çıkarmayın. Diyeti bozmaya yeltendiğiniz her an bunu kendinize sorun ve hazır cevap olun. Haa olur da diyeti bir kaza sonucu bozarsanız battı balık yan gider felsefesine aman ha giriş yapmayın. Bu havuç dilim baklava da güzelmiş, yarın bunu dengelemek için öğünlerime dikkat edeceğim felsefesini düstur edinip ya desturla masadan kalkın. BEN BUNU YAPTIM.
Madde 8: Ne kadar tuz o kadar buz. O sıvılar ödem ödem nerelere gidem olarak kalmasın vucutta. Böyle bir sorununuz varsa mutlaka maydanoz yiyin. Sebepli sebepsiz yiyin. Ödem kilo verme döneminde kötü motivasyondur. BEN BUNU YAPTIM.
Madde 9: Yemek ne kadar yağlıysa o kadar tatlı olur. Oh mis. Biz tencereye yağı tepeleme dökeriz. Bir kaşık hesabıyla deneyin bakalım yağı ne kadar fazla kullandığınızı siz de göreceksiniz. Kızartmalardan uzak durmak adına bir süre fırını deneyin. Patates, kabak, patlıcan, biber gibi sebzeleri baharatlarla karıştırıp az yağ ile fırına verin, üzerine isteğe göre sarımsaklı yoğurt dökün. Kızartma yaptığınız için kendinizden utanacaksınız. BEN BUNU YAPTIM
Madde 10: Metabolizmanız yatmaya gittikten sonra yemek yemeyin! Asla yemeyin! Katiyen yemeyin! Yerseniz şu ana kadar yazılmış 9 madde de çöpe gider. Bana da çok zahmet vermiş olursunuz. Yakamayacağın şeyi yeme! Bu bir rica değil emirdir komutanım. BEN BUNU YAPTIM.
Madde Notu: Kalan 10 Maddeyi diğer yazımda okuyacaksınız. Ama 30 kiloyu sarkmadan, saptırmadan, serptirmeden veren biri olarak diyeceğim o ki; o boğazı trafiğe kapattıktan sonra bize her yol 36-38 beden.
Ben, ne bir doktor, ne bir diyetisyen, ne bir sağlık uzmanı, ne bir psikolog, sosyolog, antropolog değilim. Teori güzeldir ama pratik gerçektir, sonuçtur, yaşanmışlıktır. Yaşanmışlıklarıma güvenen sonsuz teşekkürler.
Bir dahaki yazıma kadar aç gezin, asansöre binmeyin, camlardan sepet sallamayın, el sallayın.
Pingback: Bir Haftada 7 Kilo Verdiren Diyet- 2 | İnternet Anneleri