Anlattığı hikayeler, yarattığı karakterler ve yaşattığı deneyimler ile nesiller boyu ailelere hitap eden dünyanın en değerli eğlence markası DİSNEY 14 Eylül günü Bebek Kitchenette’ da yeni çizgi filmi ‘’ Miles Yarının Ötesinde’’ yi ve marka olarak Türkiye’de amaçladıklarını bizlere anlattı.
Karakterlerini büyük bir hassasiyet ve titizlikle yarattıklarını söyleyen Disney temsilcileri ailelerin çocuklarına kazandırmak istedikleri evrensel değerleri içeriklerinde sunduklarını iletti Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi’nde Profesör olan Psikolog-Yazar Üstün Dökmen ise organizasyona konuşmacı olarak katıldı.
Disney ve annelerin buluştuğu platformda konuşulacak ve sorulacak çok şey mevcuttu. Disney ise biz annelere, çocuklarımızın gelişimleri için amaçladıklarını anlatmak ile başladı. En değerli varlıklarımız çocuklarımızın, kendileriyle barışık ve mutlu olmaları, bir takımın parçası olma duygusunu kazanmaları, kendilerine inanmalarını ve kendilerini iyi ifade edebilme yetisi kazanabilmeleri gibi amaçlar edindiklerinden bahsettiler.
Kendileri için en değerli temellerin ise:
Güvenli, kaliteli, iyimser,eğlenceli, yaratıcı, aile, dostluk ve arkadaşlığı yüceltmek olduğuna ve içeriklerin , eşsiz hikâye anlatımına sahip, hayal gücünü besleyen olgulara dayandığını belirttiler.
Biliyoruz ki çocuklarımızın gelişiminde onlara vermemiz gereken değerleri farklı yollarla onlara öğretmeye çalışırız. Kitaptan canlı arkadaşa, oyundan çizgi filme, televizyona kadar, pek çok şeyin etkisi, katkısı vardır. Değerler değişmese de hızlı teknoloji, bu değerleri aktarma şeklimizde değişiklikler yaratıyor. Peki biz bu değişim süresinde çocuklarımıza neyi nasıl aktarmalıyız? Aileler televizyonun olumsuz etkilerinden dolayı çocuklarına çizgi film izletmekte haklı olarak tereddüt ediyorlar, fakat hepimiz öyle ya da böyle çocuklarımıza televizyon izletiyoruz.
Önemli olan burada ne iletildiği, iletilen şeyin içeriği ve televizyonu çocuğun bakıcısı yapmamak. İletilen içeriğin önemi çocuğun hayal gücüne etkisi ve izlendikten sonra aile içinde bunun sohbet konusu yapılması; çocuğun ne izlediğini bilmesi ve ailenin bundan haberdar olması çok önemli Biliyoruz ki çizgi film çocukların eğitiminde amaç değil araç çocukların ekranda gördüklerini hayatın içinden örnekler ile pekiştirmesi gerekiyor. Annelerin merak ettiği bir diğer konu ise subliminal mesajlar. Disney Türkiye Pazarlama Direktörü Armağan Milli bunun tamamen asılsız bir şehir efsanesi olduğunu ve gerçeği yansıtmadığını söyledi. Disney içeriklerinin büyük bir özenle, ailelerin çocuklara vermek istediği olumlu mesajları, Disney’in eşsiz hikaye anlatımı ve yaratıcı karakterleri üzerinden eğlenceli bir dille Çocuklara aktarma hedefiyle hazırlandığının altını çizdi.
Eğer çocuğun içinde içgüdüsel saldırı dürtüsü varsa bu tip çizgifilmlere yönelecektir işte burada ebeveynlere ciddi bir iş düşüyor çocuğunuzun neden saldırıya eğilimi olduğunu keşfetmeniz ve çocuğunuzla bu konuyu konuşmanız, neden bunu tercih ettiğini sormanız gerekiyor. Yani aslında her hikayede ve her çizgifilmde anlatılan alıcının algısı kadar, bize düşen ise algı yönetimi. Evet, günümüzde çocukların hayal düyalarını geliştirmekten ziyade i mevcut hayal güçlerini dahi körelten çizgifilmler mevcut fakat Disney çocukların büyürken bir takım önemli değerleri öğrenmelerini kolaylaştıracak görsel ve işitsel bir şölen sunuyor.
Çizgifilm ve oyun çağımız çocuklarının iki temel yapı taşı, izledikleri her şey ve oynadıkları her oyun onlara kişisel gelişiminden ahlaki gelişimine ve hatta gelecekte nasıl bir insan olacağına kadar bilinmez bir yol. İşte Disney’ in edindiği prensip bizim onlarla kurduğumuz sosyal ve duygusal bağın güçlenmesi açısından da oldukça önemli. Çocuğunuzu televizyonun karşına oturtup sadece çizgi film izletmekle bitmiyor mesele, onunla beraber çizgi filmi izleyip vermek istediği mesajı alıp sonrasında çocuğunuz ile oturup bunun üzerine konuşmanız nasıl davranırsa iyi bir insan, nasıl davranırsa kötü bir insan olacağından bahsetmeniz, başına ne gibi şeylerden zarar gelebileceğini anlatmanız ve tabii ki bunları onun anlayabileceği bir dilde yapmanız gerekiyor.
Her çocuk, gelişimi esnasında benzer süreçlerden geçer ve ailelerin çocuklarına kazandırmayı istedikleri değerler evrenseldir. Tabii ki kültürel ve kişisel değerler de vardır ama evrensel olan çocuğunuza iyi bir insan olmayı, mutlu olabilmeyi, yalan söylememeyi, kimseye zarar vermemeyi, dürüstlüğü, sevgiyi, merhameti ve yazmakla bitmeyecek bir çok evrensel değeri katabilme konusunda. Çizgi filmin bu konudaki katkısı göz ardı edilemez.
Sokrates’e göre bilgi kişide var eğer uygun soruları sorarsanız bilgi açığa çıkar, Michelangelo ise demiş ki, ben heykel yapmıyorum ben taşın üzerindeki fazlalıkları atıyorum heykel ortaya çıkıyor, heykel taşın içinde.
Yani aslında her çocuğun içinde mevcut bir kapasite ve cevher var yapılması gereken tek şey onu doğru bir biçimde ortaya çıkarabilmek.. İşte bu görev de biz annelerin…
