Son olarak Big Little Lies’ta izlediğimiz Nicole Mary Kidman, Haziran 1967 doğumlu, yani neredeyse 50 yaşında. Hawai doğumlu –yarı Avustralya yarı ABD’li- ve Oscar ödüllü yıldız, küçük yaşlarda baleye başlamış. Daha sonra tiyatro denemiş, sinemada parlamıştır. Uzun boylu olması, kızıl saçları ve sevimli, güzel yüzü onu hep diğerlerinden ayırmış ve Hollywood’a yükseltmiştir. Fakat bu başarısının sebebi sadece güzellik olamaz, yeteneğiyle de çoğu zaman takdir edilmiş bir sinema oyuncusu Nicole Kidman. Virginia Woolf’u canlandırdığı Saatler’le Oscar almış, Dogville zaten unutulmaz bir filmdir ve Soğuk Dağ’da Jude Law’a çok yakışmıştır.
Nicole Kidman
Peki 49 yaşındaki bu kadın nasıl oluyor da hâlâ 35 yaşında bir vücuda sahip olabiliyor? Yüzümüz yaşlansa da bedenimiz aslında ona iyi bakarsak, hiç de yaşlanmıyor. Arkadan görüp 25 yaşında sandığınız fakat yüz yüze gelince şaşırdığınız kişiler hiç olmadı mı mesela? Kidman, Women’s Health’e formunu nasıl koruduğunu anlatmış -çok da zor değil gibi- ve egzersiz yaparken neler dinlediğine de değinmiş. Bunlardan biri benim pek dinlemediğim Britney şarkılarından biriyken, diğeri bayılarak dinlediğim Sweet Child O’ Mine 🙂 Bakalım Nicole Kidman nasıl 35 gözüküyor…
Protein tüketiyor
Herhangi bir Avustralyalı gibi denizden gelen gıdaların fanı. İstiridye, karides ıstakoz vb. taze balık çeşitlerini tüketiyor. Protein açısından zengin olan kabuklu deniz ürünleri biraz pahalı olsa da, daha az yağ ve kaloriye sahip konserve balık ürünleri de bir seçenek olabilir.
İstediğini yemesi gerektiğine inanıyor
Nicole Kidman, kadınlar için, beden sağlığının öneminin reddedilmeye gelmeyeceğine inanıyor, beden sağlığının önemini biliyor ve buna göre yaşıyor fakat aşırı katı kuralları da yok. Beslenmesinin % 80’inde sağlıklı yiyecekler tüketirken, eğer canı istiyorsa % 20 oranında kaçamak da yaptığını belirtiyor.
Nicole Kidman
Rejim listeleri ağır olabilir. Yağ ve kaloriyi azaltıp, protein açısından güçlü bir beslenme programı oluşturmalısınız ve ona uymalısınız. Diyetisten listelerindeki her şeyi yemek gerekmiyor. 100 çeşit şey var. Seyahat etmek, beslenme düzenini korumak açısından zorlayıcı olduğundan, her şeyi bulmak mümkün değil, yolculuklarında vitamin desteği aldığını söylüyor.
Kahve yerine köpükçü
Kidman, kahvenin köpüğünü kahveden daha çok sevdiğini söylüyor. Starbucks’a gittiğinde baristalardan, kahveyi az, köpüğü bol olsun diye ricada bulunuyormuş.
Müziğin gücüne inanıyor
Egzersiz ve spor yaparken, çalma listesini özenle seçiyor. Britney Spears’tan Work B* ile koşmayı seviyormuş. Daha sonra da biraz old school takılıp Guns N’ Roses’tan Sweet Child O’ Mine açıp tarzları karıştırıyormuş. Müziğin egzersizi güçlendirdiğini söylüyor.
Nicole Kidman-Cold Mountain
Egzersizde rutinlikten kaçınıyor
Nicole Kidman’ın koşu aşkı babasından geliyormuş çünkü babası bir maraton koşucusu. Genler önemli. Koşu bandı yerine ormanda koşmayı seviyormuş ve Nashville’deki evinin bunun için ideal olması onu mutlu ediyor. Tabii Sydney’de bir sahilde koşmak da kesinlikle çok güzel demiş. Ayrıca yoga ve spinnig de yapıyor. Herkesi pedallamaya teşvik etmeye çalışıyormuş.
Meditasyona inanıyor
Nicole Kidman, 17 yaşındayken annesine göğüs kanseri teşhisi konduğu günden beri her gün meditasyon yapıyormuş. O dönem, tüm aile sağlıklı yaşam konusunda çok fazla araştırmalar yapmışlar ve bir psikolog babasına meditasyon tavsiye etmiş. Önce babası, ablası, kendisi, annesi derken tüm aile meditasyoncu olmuş. Bunun çok işe yaradığını söylüyor. Her gün en az 20 dakika meditasyon yapmaya çalışıyor. Başarabilirse sabah 20 dk. akşam da 20 dk. Yazıyı Nicole Kidman’ın instragram fotoğraflarıyla süsledik. Unutmayın beden de ruh gibi, yaşlandırmamak sizin elinizde.
Kaynak: redbookmag, delish, womenshealthmag
