Çocukken farklı yerlerde yaşayan ve Gümbet’te iki haftalık bir tatil yapan çocuklar büyüyünce evlendiler.
Kader diye bir şey var mı bilinmez. Aşk nedir bilinmez. Düşünün küçük bir çocukken ailenizle birlikte başka bir ülkeye tatile gittiniz. Orada başka ailelerle tanıştınız, deniz, güneş, kum, eğlence… İki hafta sonra ülkenize geri döndünüz ve her şey kaldığı yerden devam etti. Sonra bir gün aşık oldunuz. Uzun bir ilişki yaşadınız derken çocukluk fotoğraflarınızı karıştırırken bir de ne göresiniz! Yanınızdaki adam/kadınla henüz mini mini bir veletken çekilmiş tatil fotoğraflarınız var! İ na nıl maz değil mi?..
İşte İngiliz basını böyle bir olayı, yeni evli çiftin, 1997 yılında Gümbet’te tatil yapan iki çocuğun hikâyesini konuşuyor.
Harika bir yaz tatili geçiren Heidi ve Ed birlikte oyun oynayıp, sık sık birlikte zaman geçirdiler. Tatilin sonunda birbirlerinin en iyi arkadaşları olmuşlardı.
Daha sonra hayat yollarını ayırdı. Tatil sadece iki hafta sürmüştü.
Günün birinde kim olduklarını fark etmeden bir araya geldiler. Çocukluk zamanlarının en iyi arkadaşları, yıllar sonra birbirlerini unutmuş, bu sefer de sevgili olarak bir araya gelmişlerdi…
Genç çift uzun bir ilişkiye başladı. En sonunda evlenmeye karar verdiler.
Yıllar önce Gümbet’te çekildikleri çocukluk fotoğraflarına bakınca ise inanılmaz gerçeği fark ettiler. Heidi Savitt, 1997’de birlikte harika bir yaz geçirdiği ve en iyi arkadaşı olan Ed ile evlendiğini fark etti.
Heidi, “Hiçbir zaman kadere inanmadık ancak açık bir şekilde birlikte olmak bizim kaderimizdi” dedi.
Heidi’nin anne ve babası Keith and Kay ise bu olayı fark ettiklerinde çığlık attıklarını söylüyor…
